Denounce with righteous indignation and dislike men who are beguiled and demoralized by the charms pleasure moment so blinded desire that they cannot foresee the pain and trouble.
Read MoreKuruluşumuz, taze bir nefes ve çevre dostu bir yaklaşım ile sektöre adım atmıştır. Biz, genç bir ekip olarak biyomimikri ilkesini benimseyerek, doğadan ilham alarak çözümler üretiyoruz. Her bir takım üyemizin enerjisi, doğa sevgisi ve yaratıcılığı, iş modelimizin temelini oluştururken, sürdürülebilirlik ilkeleri ve çevresel duyarlılık, her adımımızda rehberimiz oluyor. Müşteri memnuniyetine verdiğimiz önemle, sunduğumuz çözümlerde çevresel etkiyi en aza indirerek, gelecek nesiller için yaşanabilir bir dünya oluşturmaya odaklanıyoruz. İnovasyonun ve biyomimikri prensiplerinin işleyişimize entegre edildiği bu yeni başlangıç, hem sektörde fark yaratmayı hem de çevre dostu bir gelecek inşa etmeyi amaçlıyor.
Evren kendi tarihsel sürecinde 3 temel aşamadan geçmiştir. Başta sadece FİZİK vardı.
Ta ki 2. nesil yıldızların doğumuyla KİMYA devreye girene kadar. Son aşamada bizim gözlemimiz YERYÜZÜNDE koşullar oluşunca
Hayat dediğimiz BİOSFER meydana geldi. Sonunda BİYOLOJİ bizi anlatan bilim doğdu.
Rönesansla başlayan 300 yıllık kimya ağırlıklı endüstri dönemi, bugünden bakıldığında insanlığın o gün yanlış yola girdiğini gösterdi.
Yanlış yolculuğa alternatif arayışlar, 1990 yılından sonra (Sovyetlerin Çöküşü) tek kutuplu dönemde hızlandı. Dünya aydınları içinde gelecek okur yazarı olanlar vahameti erkenden gördüler. Gezegenimiz evrende nadir bulunan hayatın evi misyonunu üstlenmişti. İnsanlığın biyosferi bozması toplu imha haraketi idi.
Hastalığın teşhisi netleşince tedavi için girişimler de arttı. Dünya çevre örgütleri, Birleşmiş Milletler ve duyarlı çevreler, özellikler dürüst devletler arayış içindeydi.
Diğer yandan bireysel arayışlarda sürmekteydi. İlk örnekler Avrupada Yeşil Partiler şeklinde adlandırılan politik dönüşüm hedefli girişimlerdi.
Ancak bütün bunlar; yeterince yaratıcı değildi, sadece olgulara muhalefet olarak gelişmekteydi.
Haliyle finans kapitalin biçimlendirdiği ve ivmelendirdiği tüketim ekonomisi bu zayıf muhalefetten hiç etkilenmiyor hızla tahribata devam ediyordu.
Çözüm daha derin ve çok yönlü ele alınmalıydı. Her şeyden önce yeni dönemin sıfırdan teorik arka planı hazırlanmalıydı.
İşte 1997 yılında Montana ‘da genç bir biyolog ‘kutuya dışardan bakarak’ çok köklü bir teori geliştirdi. “Biomimicry” adlı esriyle doğayı benimsemeyi,
onu örnek almayı, yapılacak buluşları da ona öykünerek, taklit ederek yapmalıyız tezini kitaplaştırdı. Çok beklenen ana strateji ve doğru bir teşhisti… Taraftar buldu, önce bir Enstitü ve ardından 36 ülkede teşkilatlanma hızlandı. Yeni bio-endüstri çağı böyle başladı. Biz bu cephede yer almaya 2010 yılında karar verdik. 05/Ocak/2010 da yeniden doğduk, kendimizi yeni şekillenen EKOLAKE içinde yüzer bulduk. Güneş enerjisini kullanarak yapılarda iklimlendirme üzerinde yoğunlaştık. PVT + HP + Biopex + PEXa = XDAO ile yol harıtamız ve çalışma prensipleri belirlendi. Araya pandemi girdi, bu bizi mutfak işlerine yöneltti ve daha da pekiştirdi. Sonunda 2022 yılı itibarıyla Biomimicry Enstitüsüne katılmaya karar verdik.
Türkiye için adımızı BIOTR olarak tescil ettirdik. Şimdi sizlerle beraberiz. https://www.biotr.org üzerinde yapılanıyoruz. Değer üretebilen herkesi paydaş olarak görmek isteriz.